Bugun...
Zehra Taşkesenlioğlu ve devşirmecilik


SELMA KARA Bülten..
haber@bultentv.com
 
 

Geçen yazıda, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Elazığ ziyareti ve orada açılışını yaptığı okul ile ilgili yazmıştım.

Okulu ihale eden İBB. Okul işini İBB Başkanı İmamoğlu’na götüren de Elazığ CHP Milletvekili Gürsel Erol.

İhaleyi alan da, Gürsel Erol’un 2010’de Tunceli Çemişgezek’teki entegre hastane işinde ortak ihaleye girdiği, daha sonra ihalede usulsüzlükten dolayı birlikte hüküm giydikleri inşaat firması sahibi.

Gürsel Erol’un, AK Parti ve CHP’liler tarafından oylanan 4. Yargı Paketi ile aldığı ceza düşürülür sonra da milletvekili olur.

Aynı Gürsel Erol’un, geçen günlerde yayımlanan haberlerde, oğlunun şirketine İBB’den 35 milyon TL civarında ihale aldığı da iddia edildi, biz de o habere yer verdik.

İşte o yazıya, ‘gerçek gazeteci’ mahlaslı bir okurumuz, “Zehra Taşkesenlioğlu’nu da yazın.” diye yorum yapmış. Biz de zaten yorumu yayınladık.

Yazının başlığın da o nedenle Zehra Taşkesenlioğlu adı var.

Zehra Taşkesenlioğlu’nu bilmeyen yok herhalde. Hani şu; suç örgütü lideri Sedat Peker tarafından ifşa edilen AK Parti Erzurum Milletvekili.

Kendisi hakkında ne yazılmayan, ne de gösterilmeyen kaldı.

Bu arada gösterilen videolardan dolayı, ‘aile’ kurumu adına hicap duyduğumu da belirtmek isterim.

Tuz zaten kokmuş, herkes her şeyi yazmış, göstermiş; elimde yeni bir bilgi yoksa tuzun kokusunu tarif eden yazı mı yazmalıyım mesela? Bunun ne anlamı var?

Gerçek gazeteci arkadaşımız, yazıyı sonuna kadar okumamış herhalde. 4. Yargı Paketini oylayan milletvekilleri sadece CHP’den değil AK Parti’den. Öte yandan, yazıda AK Partii Elazığ belediyeleri tarafından başka bir okulla ilgili ihale yapılmadan yıkım yapıldığı iddiaları da yer alıyor.

O nedenle, CHP’ye saldırdığımızı düşünüp oradan ‘devşirme’ yapmaya çalışmış zannımca.

Bir başka devşirmecilik olayı da Kayseri’den.

Normalde yayın bölgemiz Doğu Anadolu ama kitleyi ilgilendiren konularda il sınırı tanımıyoruz haliyle.

Geçen hafta Kayseri'de Molu köyünde meydana gelen olayda, Erciyes Üniversitesi ve Nuh Naci Yazgan Üniversitesinden öğrenciler, Molu Barınağı'ndan salınan hayvanlara yiyecek vermek için Molu köyüne gider. Ondan sonra köylülerden biri aracıyla gelip öğrencilere saldırır.

Daha önce Kayseri’de gazetecilik yapmam dolayısıyla olayla ilgili ayrıntılara ulaşmam zor olmadı.

Barınaklara alınan hayvanlar, tedavileri ve bakımları yapıldıktan sonra doğaya salınır. Ancak doğaya salındıktan sonra yiyecek bulmakta zorlanır. Öğrencilerin hayvanları beslemeye gitmekteki amacı da bu.

Daha sonra bu kötü olayla karşılaştıklarında haliyle suç duyurusunda bulunurlar. Enteresandır ama saldıran taraf da suç duyurusunda bulunmuş diye bir söylenti var. Ortada bu görüntüler varken neyin suç duyurusu onu da anlamak mümkün değil…

Olay basına düşünce, ertesi gün siyasi partilerin gençlik kolları ‘devşirmecilik’ yapmak suretiyle, -madem çok hayvan severdiniz daha önce neden barınağa uğramadınız- olayın yaşandığı yerde basın açıklaması yapar.

İş öyle olunca, saldırıya uğrayan öğrenciler bu kez de, siyasî partilerle işbirliği içinde olmakla suçlanarak töhmet altında bırakılır.

Ardından akademisyenler, belediyedeki yetkililerle görüşmek suretiyle olayın aslını anlatmaya çalışır.

Tabi, siyasî partiler kadar, bu işten rol ‘devşirmek’ isteyen bir de hayvan severler (!) vardır. Onlar da başka hikâye…

Bizim memlekette bir huy var; ‘zarfa bakarız mazrufa bakmayız’.

Ondan sonra da bilgi sahibi olmadan fikirlerimizi uzaya gönderir dururuz.

Ya hu hele bir aç şu zarfın içinde ne var, ondan yap bakalım ‘devşirmecilik’, eğer yapabiliyorsan?

Gerçi, ‘devşirmek’ istedikten sonra mazrufa baksa ne yazar?..

Sen yeter ki ‘devşirmek’ iste, hakikat falan kaç yazar?..



Bu yazı 1330 defa okunmuştur.

YORUMLAR

Henüz Yorum Eklenmemiştir.Bu Haber'e ilk yorum yapan siz olun.

YORUM YAZ



YAZARIN DİĞER YAZILARI

HABER ARA
SON YORUMLANAN HABERLER
ÇOK OKUNAN HABERLER
VİDEO GALERİ
FOTO GALERİ
GÜNDEMDEN BAŞLIKLAR

BUGÜN ULUSAL VE YEREL GÜNLÜK BİR GAZETE ALDINIZ MI?


YUKARI