"Bir sabah tedirgin düşlerden uyanan Gregor Samsa , devcileyin bir böceğe dönüşmüş buldu kendini . " diye başlar dünyaca ünlü yazar Kafka'nin "Dönüşüm"  adlı eseri. Gregor Samsa bir pazarlamacıdır, patronuna ailesinin borcu vardir ve bu borcu ödemek için durmaksızın  çalışmaktadır . Zamanla kendini aramaktan vazgeçerek , toplumun ürünü haline gelir. Bu geçiş sürecini, kahramanını böceğe dönüştürmekle somutlaştırır Kafka . Ve kitabın kahramanı bir gün farkeder ki bundan sonraki hayatına  böcek olarak devam edecektir. En kötüsü de  kabullenmiştir böcek olmayı. 
Hepimizi birer Gregor Samsa'ya dönüştürecek yahut böcek olmaktan kurtaracak  sosyal  medyada ya da haber sitelerinde önümüze  düşen paylaşımlar, haberler adeta yarış halinde birbirleriyle. Gündem surekli değişiyor , değiştiriliyor .
"Sayfayı yenile"diyor sürekli algoritma, emir kipi ile ..Bir bakıyoruz ömür billah çalışsak bir arada göremeyeceğimiz paralar kılıfına uydurulup , birilerine  "eğitim icin maddi destek "adıyla  sunuluyor.  Sonra Sayfayı  yeniliyoruz ve bakıyoruz ki ünlü bir isim  "Bence hayat pahalılığından yakinmayan biri; ya hırsızdır ya deli" diyor ve  tuzum kuru demeden elini daldırıyor arı kovanına . Fakat hakkını savunduğu  kitle saldırıyor dört bir yandan adamcağıza . Tekrar yeniliyoruz sayfayi ihracatta dünya lideri bir ülke olmuşuz haberimiz yok, lakin " beyin ihracatı"nda. Derin bir nefes alıp , sayfayi yenilerken, şöyle bir cümle düşüyor bu sefer de içimiz yanıyor ;   "Kamber Ateş nasılsın ? " diyen ana göçmüş gitmiş  bu dünyadan . Haydi bir daha yenile sayfayi; bir mafya babasi öldürülüyor, tabutundaki bayraklar gündem olmus, kurduğu ilişkilerden daha çok . Haydi bir daha  "sayfayi yenile " derken meşhur bir market zincirinde çalışan bir işçinin çöpe atılan meyve- sebzeleri alıyor bahanesi ile işten çıkarılması  ve işçinin " ben hırsız değilim, cok yoksul bir işçiyim ." cümlesi ile biten mektubu duvar gibi önümüzde . Ve son kez yeniliyorum sayfayı alti muhalefet lideri (!) bir masa etrafında toplanmis, kendilerinin o makama gelmesindeki en önemli rolü olan kitleyi yok sayıp , onlara muhalefet edermiş gibi. 
Bir kaç günlük uk gündemimiz bu idi , gözümden kaçan veya buraya siğdıramadıklarım da var elbet. Ve şu satırlar size ulaşana kadar oluşan gündemler...
Sonra bir taze nefes alayım diyerek balkona çıkıyorum . "Elektrik fiyatlari gece indirimli oluyormuş " diye bir yerlerden duyan kadınlar görüyorum  çamaşır sererken , gecenin bir vakti. Yani gözümüzün önünde sayfalar sürekli yenileniyor fakat yeni kelimesine inat,  hep geriye bu gidişat diye düşünüyorum kendi kendime. Böcek degilim nihayetinde, olmak da istemiyorum. 
 Ve bakıp karanlık ik gök yüzüne " atalarımızın " yenilen pehlivan güreşe doymaz imiş. " sözü geliyor aklıma ."  Gülümsüyorum , çünkü her karanlık gecenin sonunda güneş var, umut hep var yine de.. 
Bir sürç-ü lisan ettiysem affola ...